Uyuz, halk arasında da sıklıkla duyduğumuz yoğun kaşıntıya sebep olan bir deri hastalığıdır. Aynı zamanda “Uyuz olmak”, “Uyuz etmek” gibi deyimlere konu olmuştur. Divan şairlerinin bu hastalığı şiirlerinin malzemesi olarak kullanıldıkları da bilinir.
Uyuz hastalığı (Skabiyes), 1687’de İtalyan hekim Giovan Cosimo Bonomo ile eczacı Diacinto Cestoni’nin akar ısırıkları ile cilt lezyonları arasındaki bağı ilişkilendirmesiyle birlikte, hastalık nedeni olarak bir mikroorganizmanın tanımlandığı tıp tarihindeki ilk hastalıktır.
Uyuz Hastalığının Etkenleri
Uyuz hastalığının hem insan hem de hayvan sağlığı açısından önemli bir yeri vardır. İnsanlarda Sarcoptes Scabiei Humunis etkeni yaygın görülmekte olup enfestasyona neden olmaktadır. Veteriner hekimlikte; atlarda Sarcoptes Scabiei Equi, köpeklerde Sarcoptes Scabiei Canis ve kedilerde ise Notoedres Cati gibi uyuz etkenleri uyuz hastalığına neden olmaktadır. Uyuz hastalığının bu türleri insanlara bulaşsa bile biyolojik çember tamamlanmadığı için erişkin duruma geçemez ve geçici kaşıntıya sebep olur.
İnsanlardaki Uyuz Hastalığı
İnsanlardaki uyuz hastalığı tüm dünyada yaygın olup her yaşta, ırkta ve her mevsimde tüm sosyal kesimlerde görülebilmektedir. Hastalığın yayılışı özellikle toplu yaşam alanlarında, sonbahar ve kış mevsiminde artış gösterirken, yaz mevsiminde azaldığı görülmektedir.
Veteriner Hekimlikte Önemli Uyuz Etkenlerinin Aileleri
Sarcoptidae ailesinde bulunan türler, üzerinde bulunduğu konağın derisini delip, tünel açtığından tünel açan uyuz etkenleri şeklinde tanınırlar.
Knemidocoptidae ailesinde bulunan türler kanatlı hayvanlarda parazitlenir, tünel açar.
Psoroptidae ailesindekiler ise konağın derisinin yüzeyinde yaşar, tünel açmazlar.
Demodicidae ailesindekiler ise deride kıl folliküllerinde ve yağ bezlerinde yaşadıklarından folliküler uyuz etkenleri olarak bilinirler.
Kedi ve Köpeklerde Uyuz Hastalığı
Uyuz, kedi ve köpeklerde sıklıkla rastlanan paraziter bir hastalıktır. Bu hastalık hayvanlar arasında kolaylıkla yayılabilmektedir. Uyuz hastalığına yakalanan hayvanlarda kaşıntı, korku, huzursuzluk, saldırganlık, hırlama ve iştahsızlık gibi davranış problemleri meydana gelebilmektedir. Bu problemler evcil hayvanınız hem sağlığını hem de refahını kötü etkiler.
Sarcoptes scabiei canis
Köpeklerde uyuz hastalığına sebep olan bir akardır. Derinin dış tabakasında yaşarlar ve burada ürerler. Bu akarlar oldukça bulaşıcıdırlar. Doğrudan temas yoluyla veya köpek kulübeleri, barınaklar, köpek parkları gibi ortamlarda da temas yoluyla bulaşabilirler.
Bulaşmadan üç ila altı hafta sonra köpekler akar antijenlerine karşı duyarlı hale gelir ve klinik belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Genellikle baş bölgesinden başlar sonra vücuda yayılır. Hastalıklı vücut bölgelerinde önce kızarıklık göze çarpar, küçük kabartılar görülür. İleri dönemlerde pullanma ve kabuklanma görülebilir. Kıllar dökülür, şiddetli bir kaşınma vardır.
Demodex canis
Köpeklerdeki bir diğer uyuz etkeni olan demodex canis, çoğu köpekte normal deri faunasında az sayıda da olsa bulunur fakat klinik belirti göstermez. Genellikle genç köpeklerde görülür. Hayvanların genç oluşu, kısa kıllara sahip olması, gereksiz yere yıkama, irkiltici maddeler, kötü beslenme, kondisyon zayıflığı, bitkinlik, viral enfeksiyonlar, raşitizm, aşırı alkali sabun veya şampuanlarla yıkama hastalığa hazırlayıcı faktörler arasındadır. İmmun yanıtı yeterli olmayan hayvanlarda ciddi problem oluşturur. Genellikle bölgesel tüy dökülmesine sebep olur.
Notoedres Cati
Kedi uyuzu olarak bilinse de köpeklerde de görülebilir. Özellikle kedi ve köpeklerin birlikte yaşadığı alanlarda görülür.Kedilerde kıl foliküllerinde yaşarlar. Daha çok göz kapaklarında, baş çevresinde, kulak kanalında ve boyun derisinde pullanma ve tüy dökülmesi şeklinde kendini gösterir.
Otodectes Cynotis
Kulak akarı Otodectes Cynotis, evcil hayvanlarda otitis eksterna’nın en yaygın etiyolojik ajanı olan, veterinerlik açısından oldukça önemli olan kedi ve köpeklerde yaşayan bir parazittir. Bu akarlar, Psoroptidae familyasına ait, çoğunlukla kulak kanalında yaşayan, aynı zamanda bazen vücutta da görülen (örn. baş, ayaklar ve kuyruk ucu), yuva yapmayan zorunlu parazitlerdir. Yaşam döngüsü tamamen kulağın içinde gerçekleşir, dört aşamayı içerir (yumurta, larva, perisi, yetişkin) ve yaklaşık 3 haftada tamamlanabilir.
Kulak akarı Otodectes Cynotis çok bulaşıcıdır ve dünya çapında köpek ve kedilerde görülür. Genellikle rutin veteriner fizik muayeneleri sırasında teşhis edilir. Akarlar kontamine taraklar, fırçalar ve diğer bakım aksesuarları yoluyla yayılabilir. Klinik belirtiler arasında belirgin kaşıntı, hafif veya şiddetli dermatit, kulakların sık kaşınması ve baş sallama yer alır. Yoğun kaşıntı, kaşıntıdan kaynaklı kendine zarar verme, kanama ve kulakta hematom gelişimi ile sonuçlanabilir. Bazen istila yoğun tahrişe ve sekonder bakteriyel enfeksiyona yol açar.
Köpeklere Uyuz Nasıl Bulaşır?
Uyuz, paraziter bir hastalık olduğu için hayvanlar arasında hızlı bir şekilde yayılım gösterebilir. Enfekte bir köpeğin sağlıklı bir hayvana yakın teması sonucu uyuz kolayca bulaşabilir. Köpeklerde uyuz hastalığının en yaygın bulaşma yolları; temas yolu, ortak kullanılan eşyalar ve çevresel faktörlerdir.
En yaygın bulaşma olan temas ile bulaşmada enfekte bir köpek, başka bir köpeğe yakınlaştığı zaman veya direkt temas halindeyken uyuz kolayca bulaşabilir. Uyuz hastalığı olan köpeklerin temas halinde oldukları eşyalar da bulaşma konusunda risk taşır. Özellikle tasma, oyuncak, battaniye, kanepe, tarak gibi eşyalar enfekte akarları kolayca taşıyabilir. Köpeklerin uyuz akarları, özellikle köpek parkları, barınaklar, bahçeler ve diğer açık alanlardan bulaşabilir. Bir diğer bulaşma yolu da yavrusunu emziren bir anne köpeklerdir. Anne köpekte bulunan akarlar emme sırasında yavrulara bulaşabilir.
Köpeklerde uyuz belirtileri nelerdir?
Köpeklerde uyuz belirtileri; uyuz türlerine, köpeğin bağışıklık sisteminin güçlülüğüne, maruz kaldığı akar oranına, cildinin hassasiyet derecesine ve bakım rutinlerine göre değişkenlik gösterir.
Köpek uyuzunun belirtileri genellikle ani ve yoğun kaşıntıyla başlar. Akarlar kılsız deriyi tercih ederler, bu nedenle onları ilk fark edebileceğiniz yer kulaklarıdır. Fakat yalnızca kulaklarının kaşındığını fark ederseniz, köpeğiniz uyuz olmuş anlamına gelmez. Başka bir paraziter etken olan leishmania ile de karışabilir. Karın ve koltuk altı gibi diğer tüysüz bölgelerin yanı sıra vücudunun geri kalanını da kontrol etmelisiniz.
Akarların kendisini göremezsiniz. Çok küçüktürler ve derinin altına gömülürler. Sadece mikroskop altında görülebilir. Ancak dikkat edilmesi gereken diğer belirtiler şunlardır:
Deride kızarıklık, cilt iltihabı, ilk olarak bacaklarda ve karın bölgesinde fark edilebilecek kıl dökülmesi, kendini yaralama, kanama, kabuklu yaralara dönüşecek küçük şişlikler, yaralardan dolayı hoş olmayan bir koku olabilir.
Yaralar esas olarak karın, bacaklar, kulaklar, göğüs ve dirseklerde bulunur. Tedavi edilmezse uyuz tüm vücuda yayılır. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde köpekler iştahlarını kaybedebilir ve kilo vermeye başlayabilir.
Uyuz belirtileri her köpekte farklılık gösterebilir. Uyuzu erken dönemde fark etmek tedavi süresini kısaltır ve tedavinin başarıyla sonuçlanmasını sağlar. Uyuz farkındalığında gecikmek ise, farklı sağlık sorunlarının oluşmasına ve ciddi deri enfeksiyonlarına yol açabilir.
Mutlaka Uzman Veteriner Hekim’in yapacağı laboratuvar teşhisi ile tanı konulmalıdır !
Bu blog yazısı Vet. Hek. Deniz ÇİRA tarafından doğrulanmıştır.
Kaynaklar:
Altı RH, Clemence RG, Thomas CA, Behan S, Boy MG, Watson P, ve diğerleri. Selamektinin köpeklerde Sarcoptes scabiei’ye ve veteriner hastaları olarak sunulan köpek ve kedilerde Otodectes cynotis’e karşı etkinliği ve güvenliği. Veteriner Parasitol. 2000;91:291–309.(2023)
Arlian LG, Morgan MS, Rapp CM, Vyszenski-Moher DL (1995) Some effects of sarcoptic mange in dogs. J Parasitol, 81: 698-702.(2023)
Arlian LG, Morgan MS, Rapp CM, Vyszenski-Moher DL (1996) The development of protective immunity in canine scabies. Vet Parasitol, 62: 133-142.(2023)
Bernal LJ, Parra MD (2004) Sarna sarcptica en el perro. Consulta Difus Vet, 110 : 51-56.(2023)
Beugnet F, Bourdeau P, Chalvet-Monfray K, Cozma V, Farkas R, Guillot J, ve diğerleri. Avrupa’da evcil kedilerin parazitleri: ortak istilalar ve risk faktörleri. Parazit Vektörleri. 2014;7:291.(2023)
Bornstein S (1996) Evaluation of an ELISA for the serological diagnosis of canine sarcoptic mange. Vet Dermatol, 7: 21-28.(2023)
Bourdoiseau G (2000) Parasitologie clinique du chien et du chat, NÈVA, Créteil.(2023)
Carlotti DN, Bensignor E (1997) La gale sarcoptique du chien : étude rétrospective de 38 cas. Prat Méd Chir Anim Comp, 32 : 117-127.(2023)
Curtis CF (2001) Evaluation of a commercially available enzyme-linked immunosorbent assay for the diagnosis of canine sarcoptic mange. Vet Rec, 148: 238-239.(2023)
Curtis CF (2004) Current trends in the treatment of Sarcoptes, Cheyletiella and Otodectes mite infestations in dogs and cats. Vet Dermatol, 15: 108-114.(2023)
Griffin CE (1993) Scabies, in Current Veterinary Dermatology (Griffin CE, Kwochka KW, Mac Donald JM Edrs), Mosby Year Book, St-Louis, 85-89.(2023)
Gross TL, Ihrke PJ, Walder E (1992) Veterinary Dermatopathology: a macroscopic and microscopic evaluation of canine and feline skin diseases. Mosby Year Book, Philadelphia.(2023)
Hopper K, Aldrich J, Haskins SC (2002) Ivermectin toxicity in 17 collies. J Vet Intern Med, 16: 89-94.(2023)
Kimberly S, Lower KS, Medleau LM, Hnilica K, Bigler B (2001) Evaluation of an enzyme-linked immunosorbent assay (ELISA) for the serological diagnosis of sarcoptic mange in dogs. Vet Dermatol, 12: 315-320.(2023)
Kraft W, Kraiss-Gothe A, Gothe R. Die Otodectes-cynotis-Infestation von Hund und Katze: Erregerbiologie, Epidemiologie, Pathogenese und Diagnose sowie Fallbeschreibungen generalisierter Räuden bei Hunden [Otodectes cynotis infestation of dogs and cats: biology of the agent, epidemiology, pathogenesis and diagnosis and case description of generalized mange in dogs]. Tierarztl Prax. 1988;16(4):409-15. German. PMID: 3065982.(2023)
Mealey KL, Bentjen SA, Gay JM, Cantor GH (2001) Ivermectin sensitivity in collies is associated with a deletion mutation of the mdr1 gene. Pharmacogenetics, 11: 727-733.(2023)
Morris DO, Dunstan RW (1996) A histomorphological study of sarcoptic acariasis in the dog: 19 cases. J Amer Anim Hosp Assn, 32: 119-124.(2023)
Mullen G, Oconner B. Mites (Acari). İçinde: Mullen G, Durden L, editörler. Tıbbi ve Veteriner Entomolojisi. Birleşik Krallık: Akademik; 2002. s. 449–516.(2023)
Order, D. (2022). Klasik Türk şiirinde Hastalık ve Hakaret ifadesi Olarak “Kudur” ve “Uyuz”. Divan Ede biyati Araştırmalan Dergisi,, 1070-1082. Retrieved from (2023)
https://dergipark.org.tr/en/pub/devdergis /issue/73930/1174972
Paksoy, Y., Gürle, E. Y. “Kedi ve Köpeklerde Uyuza Neden Olan Üç Farklı Etkenin Cinsiyet, Yaş vo Bazı Davranış Değişiklikleri ile ilişkisinin Araştırılması. Kocatepe Veterinary Journal (2023),365-374 <https://dergipark.org.tr/tr/pub/kvj/issue/79471/1294998>
Paterson S, Pike R, Boydell P (1995) Norvegian scabies in a dog. Vet Rec, 136: 393-394.(2023)
Prélaud P, Guaguère E (1995) Sensitization to the house dust mite Dermatophagoides farinae in dogs with sarcoptic mange. Vet Dermatol, 6:205-209.(2023)
Scott DW, Miller WH, Griffin CE (2001) Muller and Kirk’s Small Animal Dermatology, 6th edition, WB Saunders Company, Philadelphia.(2023)
Thoday Kl (1993) Serum immunoglobulin concentration in canine scabies, in Advances in Veterinary Dermatology vol 2 (Ihrke PJ, Mason IS, White SD Edrs), Pergamon Press, Oxford, 211-217.(2023)
Wilson N, Zarnke RL. Kulak pamukçuk akarı Otodectes cynotis’in (Hering), kurtçuk Gulo gulo (L.) üzerinde görülmesi. J Wildl Dis. 1985;21:180.(2023)





