Tiroid bezi fonksiyonları, hipofiz bezinden salgılanan TSH (tiroid düzenleyici hormon) tarafından düzenlenir. Tiroid fonksiyonları sağlıklı çalışan bir hayvanda, anabolik faaliyetlerin yani vücudun ihtiyacı olan protein gibi yapı taşlarının sentezinin de sağlıklı çalıştığını görürüz, çünkü tiroid metabolizmayı düzenleyen önemli faktörlerden biridir. Tiroid hormonları birlikte çalıştıkları büyüme hormonu ve insülin ile birlikte protein sentezini stimüle eder ve azot atılımını azaltır.  Fakat hipertiroidizmde bu faaliyetler yapıcı değil yıkıcı bir hal alıp tersine döner, bunlara da katabolik faaliyetler deriz. Bunun sonucunda glukoneogenez (karbonhidrat olmayan ön maddelerden glikoz sentezi), protein parçalanması ve azot savurganlığı gibi etkiler görürüz.  

https://www.pdsa.org.uk/pet-help-and-advice/pet-health-hub/conditions/hyperthyroidism-in-cats

İnsanlardaki hipertiroidizm hastalığının sebebi olarak iki patolojik durum sayılabilir: Graves hastalığı (zehirli guatr) ve zehirli nodüler guatr. Graves hastalığı tiroid bezinin yaygın hiperplazisi sonucu oluşurken, kedilerdeki hipertiroidizme en benzer olan zehirli nodüler guatr ise bir veya birden çok çeşitli nodüllerin kendiliğinden (otonom) fazla çalışmaları sebebiyle oluşur. 

Doğal olarak gelişen bir klinik durum olan hipertiroidizm (tirotoksikozis), T4 (tiroksin) ve T3 (triodotironin) hormonlarının tiroid bezinde aşırı üretilmeleri ve bezden aşırı salgılanmaları sonucu oluşur. Kedilerde çoğunlukla primer sebep tiroid bezinin otonom rahatsızlığına bağlıdır; bunlar bezin adenomatöz hiperplazisi (dokunun veya organın hücrelerindeki artış sebebiyle tümörleşmesi) veya kötü huylu tümörüdür. İlki en sık görülen patolojik durumdur. 

Hipertiroidizm, kedilerde en sık görülen hormonal bozukluktur. En çok karşılaşılan yaş aralığı 4-22 olarak raporlanmıştır ve hastaların ortalama yaşı 13’tür. İlginçtir ki bu yaş aralığı 1983-2004 yılları arasındaki uzun zaman periyodunda bir değişiklik göstermemiştir. 8 yaşın altındaki kedilerde görülme sıklığı ise %5’ten bile azdır. Hipertiroidizm gelişme riski saf ırklarda, özellikle Siyam ve Himalaya kedilerinde daha yüksektir. 

Hipertiroidizm, tiroid hormonlarının neredeyse her organdaki etkilerini yansıtan, hafiften şiddetliye değişen çok geniş aralıkta bir klinik belirti tablosuna sahiptir. Hastalık kronik ve sinsice ilerlediği için erken belirtiler, rutin tiroid hormon testi yapılmadığı sürece, ne veteriner hekim ne de hayvan sahibi tarafından farkedilemeyebilir. Farkedilen belirtiler başka hastalıklara yorumlanmaya çok açıktır; başta kilo kaybının obezite diyeti önerilen kedilerde diyete bağlı olduğu düşünülür, ancak diyet kesildiğinde de devam eder. Taşikardi ve hiperaktivite veteriner kliniği ziyaretinin yarattığı strese bağlanabilir.

Belirtiler teşhis konulana kadar birkaç aydan 1-2 yıla kadar değişen sürelerde devam edebilir. Çünkü hipertiroidizmli kediler genellikle iyi hatta açgözlü bir iştaha ve hiperaktiviteye yatkın olduklarından sahipleri bu belirtileri yaşlı kedilerinin hayatında yeni bir soluk olarak değerlendirir ve göz ardı ederler. Ancak belirtiler ağırlaştığında ya da daha ciddileri eklendiğinde veteriner hekime başvurulur. Kedilerde görülen hipertiroidizm belirtilerini aşağıdaki gibi sıralayabiiliriz: 

  • Taşikardi (kalp atışlarının normalden fazla olması)
  • Kilo kaybı
  • Polifaji (iştah artışı)
  • Hiperaktivite
  • Anksiyete
  • Tremor (titreme)
  • Polipne (solunum sayısının normalden fazla olması)
  • Solunum bozuklukları
  • Poliüri (idrar miktarının artması), polidipsi (aşırı susuzluk, normalden fazla su içme)
  • Ateş
  • Kusma, diyare
  • Dışkı miktarında artma
  • Konjestif kalp yetmezliği
  • Kardiyak murmur (kalp üfürümü)
  • Sıcağa karşı intolerans

Hastalık konusundaki farkındalık yıllar içinde arttığından, biyokimya profilinde serum tiroksin konsantrasyonuna bakılması, yaşlı kedilere yapılan rutin testlerin parçası haline gelip erken dönemde teşhiste, gözlemlenebilen belirtilerden daha önemli bir rol oynar. Tiroid bezinin dokunulduğunda hissedilebilmesi, zayıflık, kalp ritminin dakikada 240’tan yüksek olması, muayeneyi zorlaştıracak düzeyde hareketlilik, kalpte üfürüm ve deride bölgesel alopesi (kıl dökülmesi) ve matlaşmış kürk görünümü gibi değişiklikler fiziksel muayenede hastalığın en sık rastlanan belirtilerindendir.   

Kediniz risk grubuna dahil bir yaş aralığı ve ırktaysa, rutin veteriner kontrollerinizi aksatmamalı ve tiroid hormon testlerini göz ardı etmemelisiniz. Eğer evcil hayvanınızda yukarıdaki belirtilere rastladıysanız en kısa zamanda, hastalığın şiddetlenip aciliyet kazanmasına fırsat vermeden veteriner hekiminize danışmalısınız. Tiroid bezinin gerekenden az çalıştığı bir hastalık olan hipotiroidizm ve daha detaylı genel bilgi için buradan yazımıza ulaşabilirsiniz.

Bu blog yazısı Vet. Hek. Emrullah ÖKSÜZ tarafından doğrulanmıştır.

KAYNAKÇA  

Feldman EC., Nelson RW., Reusch C., Scott-Moncrieff JC., Behrend E., (2015), “Canine & Feline Endocrinology”,137-148

Trend