Giriş

 Pyometra, “irin dolu rahim” demektir ve yetişkin, kısırlaştırılmamış dişi kedi ve köpeklerde sıklıkla görülen ve hayatı tehdit eden bir hastalıktır. 

Hastalık, östrus sonrası dönemde rahimde akut veya kronik, irinli bakteriyel bir infeksiyonla karakterizedir. Bu durum, rahim içinde iltihaplı eksudatın birikmesine ve hem lokal hem de sistemik çeşitli klinik ve patolojik belirtilere yol açar.

Patogenez

 Pyometra’nın gelişim mekanizması tam olarak anlaşılamamış olsa da hormonel ve bakteriyel faktörlerin rolü olduğu bilinmektedir. 

Luteal fazdaki (progesteronun baskın olduğu dönem) hormonel değişiklikler rahmin iç yüzünü gebeliğe uygun hale getirirken aynı zamanda bakterilerin tutunması ve gelişmesi için de uygun bir alan oluşturur. Rahim bezlerinin ve salgılarının artmış olması, serviksin kapanması, rahim kaslarının kasılmalarının azalması ve progesteronun lökosit yanıtını azaltması gibi faktörler bakteriyel üreme için bir zemin oluşturur. 

Risk Faktörleri 

  • Hastalık genelde orta yaşlı ve yaşlı dişi köpekleri etkiler. Dişi köpeklerde ortalama bulgu yaşı 7 yaş olsa da daha genç hayvanlarda da görülebilir. Kedilerde köpeklere göre daha az görülmesine karşın kedilerde de ortalama 5-6 yaşlarında pyometra bulgusuna rastlanılabilmektedir. 
  • Pyometra’ya yatkınlık yaş ilerledikçe yükselerek artar. 
  • Bazı kedi ve köpek ırklarında genetik olarak yatkınlık mevcuttur. Ayrıca dışarıdan verilen steroid hormonlar hastalığın riskini arttırır. 
  • Progesteron hormonu hastalığın oluşmasında büyük bir rol oynar. Hastalık, dişi luteal fazdayken olur. Normal mukozada da bulunan fırsatçı bakterilerin yukarı yönlü hareketleri sonucu gelişir. Pyometra’lı rahimlerden en sık izole edilen bakteri Escherichia coli’dir.

Bakterilerin Rolü

  Pyometralı rahimlerden en sık izole edilen bakteri Eschrichia coli’dir. Ancak, Staphylococcus spp., Streptococcus spp., Pseudomonas spp., gibi bakteriler de bulunabilir. 

Bakteriler ve ürettikleri toksinler hem lokal hem de sistemik enflamasyonu tetikler. Yüksek seviyelerde bakteri toksini, ölümcül şok ve çoklu organ yetmezliğine yol açabilir. 

Klinik Belirtiler

 En sık görülen klinik belirtiler; 

  • irinli ve kanlı vajinal akıntı (serviks kapalıysa vajinal akıntı görülmeyebilir), 
  • depresyon, 
  • halsizlik, 
  • iştahsızlık, 
  • aşırı su içme isteği, 
  • aşırı idrar çıkışı, 
  • kusma, 
  • ishal, 
  • dehidrasyon, 
  • abdominal ağrı, 
  • yüksek ateş, 
  • taşikardi, 
  • taşipne, 
  • anemi. 

Tanı

Pyometra, serviksin açık ve vajinal akıntının görülebildiği vakalarda tanısı kolaylıkla konulabilen bir hastalıktır. Fakat serviksin kapalı olduğu “kapalı pyometra” durumlarında veya belirtilerin belirsiz olduğu vakalarda tanı zor olabilir. 

Hastanın öyküsü dinlenmeli, fiziksel muayenesi, hematolojik ve biyokimyasal analizleri yapılmalı, radyografi ve ultrasonografi görüntüleriyle beraber değerlendirilerek tanıya gidilmeli.

Tedavi

  Pyometra’da cerrahi ve medikal olmak üzere iki farklı tedavi yöntemi bulunmaktadır. 

  • Cerrahi müdahale en etkili ve en güvenli tedavi yöntemidir. Ovariohisterektomi operasyonu ile enfeksiyon kaynağı ve enfektif doku vücuttan tamamiyle uzaklaştırılır. Kapalı pyometra olgularında, sepsis gelişen ve genel sağlık durumu ciddi şekilde etkilenen hastalarda mutlak olarak önerilir. 
  • Medikal tedavi ise genç ve üreme amaçlı kullanılacak hastalarda denenebilecek bir yöntemdir. 

Korunma

  • Hormonel tedavilerden kaçınılmalıdır. 
  • Üreme amaçlı kullanılan kedi ve köpekler düzenli olarak veteriner hekim kontrolünde tutulmalı. 
  • En etkili korunma yöntemi ise, dişi kedi ve köpekleri -veteriner hekiminizin uygun gördüğü yaşta- kısırlaştırmaktır. 
  • Doğru bir ovariohisterektomi operasyonu geçirmiş dişi kedi ve köpeklerde pyometra gelişme riski sıfırdır.

Bu blog yazısı Veteriner Hekim Ahmet YAVUZ tarafından onaylanmıştır.

Kaynakça

Hagman, R. (2018). Pyometra in small animals. Veterinary Clinics of North America: Small Animal Practice, 48(4), 639–661. https://doi.org/10.1016/j.cvsm.2018.03.001 Erişim Tarihi: 09.07.2025

Nak, D., Mısırlıoğlu, D., Nak, Y., Kuzugüden, F., & Keskin, A. (2001). Köpeklerde pyometranın tanısında laboratuar, ultrasonografi ve vaginal sitoloji bulgularının karşılaştırmalı olarak değerlendirilmesi üzerine çalışmalar. Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dergisi, 20(1), 1–7. Erişim Tarihi: 09.07.2025

Özyurtlu, N. (2012). Köpeklerde pyometra ve tedavi seçeneklerine kısa bir bakış. Dicle Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dergisi, 1(6), 34–36. Erişim Tarihi: 09.07.2025

Trend