Kedilerde saldırganlık, içgüdüsel ve doğal bir davranış biçimi olup, farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Agresyon, doğrudan bir saldırı anlamına gelmese de tehdit, zarar verme veya savunma amaçlı hareketleri içerir. Kediler, bölgesini savunma, yavrularını koruma veya tehditleri uzaklaştırma gibi nedenlerle saldırganlık gösterebilir. Ancak, bazı durumlarda yüksek stres seviyeleri veya sağlık sorunları da saldırgan davranışların temelinde yer alabilir.

 Bir kedinin saldırgan davranışlarını anlamak için, bu tepkilerin çevresel değişimlere verilen doğal bir yanıt mı, strese karşı bir tepki mi yoksa altta yatan bir hastalığın göstergesi mi olduğunu doğru analiz etmek gerekir. Kedinizin davranışlarını dikkatlice gözlemlemek, ihtiyaçlarını anlamak ve doğru eğitim yöntemlerini uygulamak, saldırganlığı önlemede en etkili yollardan biridir.

Kedilerde Agresyon Beyinde Nasıl Şekillenir?

  Kedilerde saldırganlık, beynin belirli bölgelerindeki nörokimyasal süreçlerle ilişkilidir. Bu süreçler arasında prefrontal korteks (dorsolateral prefrontal korteks, ön singulat korteks), amigdala, talamus, hipotalamus ve hipokampus gibi alanlar yer alır.

Beynin farklı bölgelerindeki nörotransmitter seviyeleri saldırganlığın ortaya çıkmasında önemli rol oynar:

Noradrenalin,serotonin,dopamin seviyelerinde patolojik değişiklikler olmaktadır. Bu monoamin düzeyleri vakadan vakaya göre değişebilir. Çoğunlukla monoaminlerde azalma meydana gelmektedir bazı durumlarda artış görülebilir.

Bu kimyasal dengesizlikler, kedinin çevresine daha agresif tepkiler vermesine neden olabilir.

Kedilerde Agresyon Çeşitleri ve Nedenleri 

1.Sosyalleşme Eksikliğinden Kaynaklanan Agresyon

Yavruyken insanlarla ve diğer hayvanlarla yeterince sosyalleşemeyen kediler, ilerleyen dönemlerde korku temelli veya savunmacı agresyon sergileyebilir.

2.Oyun Agresyonu

Özellikle yavru kedilerde sıkça görülür. Oyun sırasında sert ısırma, tırmalama veya ani saldırılarla kendini gösterir. Bu davranışlar, kedinin doğal avlanma içgüdüsünün bir yansımasıdır.

3.Kediler Arası Agresyon

Birden fazla kedinin yaşadığı ortamlarda, sosyal hiyerarşi oluşturma sürecinde veya kaynaklar (mama, yatak, alan) üzerindeki rekabet nedeniyle ortaya çıkabilir.

4.Bölgesel Agresyon

Kediler, yaşadıkları alanı sahiplenme içgüdüsüne sahiptir. Bu nedenle, bölgesine giren yabancı insanlara veya hayvanlara karşı saldırganlık gösterebilirler.

5.Korku Temelli Agresyon

Kendini tehdit altında hisseden kediler, savunma amacıyla saldırgan davranışlar sergileyebilir. Bu tür agresyon, genellikle kaçış seçeneği olmayan durumlarda gözlemlenir.

6.Anne Koruma Agresyonu

Yeni doğum yapmış anne kediler, yavrularını koruma içgüdüsüyle insanlara veya diğer hayvanlara karşı agresif tepkiler verebilir.

7.Yönlendirilmiş Agresyon

Kedi, öfkelenmesine veya korkmasına neden olan şeye doğrudan tepki veremediğinde, agresyonunu yakındaki başka bir canlıya yönlendirebilir.

8.Yırtıcı Agresyon

Kedilerin avlanma içgüdüsüyle ortaya çıkan bu saldırganlık türü, aniden pusuya yatma, ani sıçrama ve ısırma gibi davranışlarla kendini gösterebilir.

9.Dürtü Kontrol Bozukluğuna Bağlı Agresyon

Kedinin ani ve aşırı tepki verdiği, önceden öngörülemeyen saldırganlık türüdür. Genellikle sinir sistemiyle ilgili sorunlar veya psikiyatrik bozukluklarla ilişkilidir.

Agresyon Öngörülebilir mi?

 Saldırgan davranış çoğu zaman “aniden ortaya çıkıyor” ve “öngörülemez” gibi algılansa da, kedinin vücut dili ve davranışlarını gözlemleyerek bu tepkileri önceden tahmin etmek mümkündür. Kediler genellikle saldırganlık göstermeden önce belirli sinyaller verir:

🐾Göz teması kurma, vücut duruşundaki değişiklikler, hırlama veya tıslama gibi uyarı sinyalleri.

🐾Donma gibi kaçınma davranışları.

🐾Belirli zaman dilimlerinde ortaya çıkma (örneğin, günün belirli saatlerinde).

🐾Belirli olaylarla veya aktivitelerle ilişkili olma (bölgeyi savunma, ziyaretçi gelişi, oyun, bakım, beslenme, sahibinin evden ayrılması,veteriner kliniği ziyareti sonrası gibi).

🐾Çevrede bulunan belirli uyaranlara tepki verme (yüksek sesler, başka bir kedi, yabancı insanlar vb.).

🐾Kişilerin belirli hareketleriyle tetiklenme (el kaldırma, bağırma, ani hareketler, kediyi köşeye sıkıştırma veya kucağa alma gibi).  ‼️Saldırganlık genellikle pekiştirilir çünkü bir insan veya başka bir hayvan saldırıya uğradığında geri çekilme eğilimindedir. Bu, kedinin saldırganlığının etkili bir savunma mekanizması olduğunu öğrenmesine neden olur. Kedi, daha önce gösterdiği düşük seviyeli stres sinyalleri dikkate alınmadığında, doğrudan agresif tepkilere yönelme olasılığını artırır. Bu nedenle, kedilerde saldırganlığın önlenmesi için düşük seviyeli stres sinyallerinin erken fark edilmesi ve ortamın daha güvenli hale getirilmesi önemlidir.

Agresyona Yatkınlık Yaratan Faktörler

 Kedinin saldırgan davranışına yatkınlık yaratan çeşitli faktörler olabilir. Önemli faktörler arasında; evcil hayvan sahibinin davranışı, erken gelişim deneyimleri, travmatik deneyimler, sosyal ve çevresel faktörlerden kaynaklanan stres seviyesi yer almaktadır.

 Saldırganlığın gelişmesine katkıda bulunan faktörler arasında; genetik, epigenetik (çevrenin ve dış faktörlerin genlerin ifadesi üzerindeki etkisi), kedinin başa çıkma tarzı, anne bakımı, yenidoğanın elle tutulması ve sosyalleşmesi, çevresel deneyim, fiziksel sağlık ve öğrenme yer alır. 

Saldırgan davranış bazı bağlamlarda normal, uyarlanabilir ve uygun olabilir.

  • Kedilerin erken dönemde yaşadığı deneyimler, yetişkinlikteki davranışlarını büyük ölçüde etkiler. Özellikle sosyalleşme eksikliği yaşayan yavru kediler, insanlara karşı korku temelli saldırganlık geliştirebilir.
  • 6 haftalıktan önce sütten kesilen kediler, daha geç sütten kesilenlere kıyasla daha korkak ve tepkisel olabilir.
  • 8 haftalıktan önce sütten kesilen kediler, 14 haftadan sonra sütten kesilenlere göre yabancılara karşı daha agresif olabilir.
  • Baba kedinin mizacı, yavruların da mizacını etkileyebilir. Dost canlısı erkek kedilerin yavruları da genellikle daha sosyal olur.
  • Anne kedinin yavrularıyla kurduğu ilişki, onların davranışlarını şekillendirebilir. Anne kedinin kaygılı veya stresli olması, yavruların da saldırgan davranışlar geliştirmesine neden olabilir.
  • Kedinin yeterli uyarana maruz kalmaması, stres ve saldırganlık riskini artırabilir.
  • Oyuncaklar ve zenginleştirilmiş bir ortam, agresif davranışları azaltabilir. Özellikle değnek tipi oyuncaklarla oynayan kedilerin insanlara karşı daha az saldırgan olduğu bulunmuştur.
  • İki kediden fazla bulunan evlerde, kedilerin sosyal etkileşim fırsatlarının artması nedeniyle insanlara yönelik saldırganlık riski daha düşük olabilir. Ancak fazla kedinin bulunması, kediler arası saldırganlığı arttırabilir.
  • Kedilerin sosyal mesafeye ihtiyaç duyduğu unutulmamalıdır. Küçük yaşam alanları, ortak kullanılan kaynakların yetersizliği (kum kabı, mama, su gibi) kediler arasında stres ve agresyonu artırabilir.
  • Ağrı ve hastalık, kedilerde saldırgan davranışlara yol açabilen önemli bir etkendir.
  • Hipertiroidizm gibi bazı hastalıklar, daha önce uysal olan kedilerde saldırganlık gelişmesine neden olabilir.
  • Gonadektomi (kısırlaştırma) sonrası kedilerde hormon seviyeleri düşse de, bazı durumlarda kalan yumurtalık veya testis dokuları ya da hormon salgılayan tümörler agresyonu tetikleyebilir.
  • Herhangi bir yaşta, olumsuz bir deneyim sonucu kediler agresif tepkiler geliştirebilir.
  • Ceza yöntemiyle eğitilen kediler, korkuya bağlı saldırganlık gösterebilir. Fiziksel ceza yerine, istenen davranışların olumlu pekiştirilmesi tercih edilmelidir.
  • Kediler, geçmişte yaşadıkları korkutucu bir deneyimi belirli bir uyaranla ilişkilendirebilir ve bu tetikleyiciyle karşılaştıklarında saldırgan davranış sergileyebilir.
  • Kediler, stres veya korku nedeniyle agresifleşebilir ve bu saldırganlığı çevrelerindeki farklı bir hedefe yönlendirebilir.Örneğin, dışarıda başka bir kediyi gören bir ev kedisi, o an ulaşamayacağı için evdeki başka bir kediye veya sahibine saldırabilir.
  • Yeniden yönlendirilmiş agresyon vakalarında, kedi sakinleşmeden diğer kedilerle veya insanlarla zorla temas ettirilmemelidir.
  • Evdeki kediler arasındaki sosyal dinamikler değişebilir, özellikle yeni bir kedi sahiplenildiğinde veya evde başka bir değişiklik yaşandığında (taşınma, veteriner kliniği ziyareti vb.).
  • Daha önce yakın ilişkide olan kediler arasında bir çatışma yaşandığında, bu kediler arası bağı kalıcı olarak etkileyebilir.
  • Evden ayrılıp geri dönen kediler (örneğin, veteriner kliniğinden gelenler) tanıdık kokularını kaybetmiş olabilir ve bu da diğer kediler tarafından yabancı olarak algılanmalarına neden olabilir.

Psikiyatrik Bozukluğun Belirtisi Olarak Agresyon

 Bazı kedilerde gözlemlenen saldırgan davranışlar, psikiyatrik bir bozukluğun belirtisi olabilir. Özellikle anksiyete bozuklukları, panik ve dürtüsellik, kedilerin bağlam dışı saldırganlık sergilemesine, normalden daha yüksek seviyede agresyon göstermesine veya sürekli olarak sinirli ve tetikte olmasına yol açabilir. Bu tür saldırganlık, sahipleri için yönetilmesi zor bir durum haline gelebilir. Eğer saldırganlık, çevresel değişikliklere verilen doğal bir tepkinin ötesinde seyrediyor ve uygulanan yönetim stratejilerine rağmen azalmıyorsa, kedinin psikiyatrik bir rahatsızlık açısından değerlendirilmesi gerekebilir.

Kedilerde Saldırganlık Anında Etkili Yönetim Önerileri

•Kediyi yatıştırmaya çalışmayın: Kedinin saldırgan davrandığı anlarda onu sakinleştirmeye ya da teselli etmeye çalışmak, durumun daha da kötüleşmesine neden olabilir. Bu tür bir müdahale, kedinin stresini artırabilir.

•Savunma pozisyonundaki kedilere dikkat edin: Kendini koruma amacıyla çömelmiş ve hareketsiz duran kediler, en küçük bir kışkırtmada saldırganlık gösterebilir. Böyle bir durumda kedinin yakını, doğrudan ona bakmaktan kaçınmalı ve yavaşça geri çekilmelidir.

•Cezadan kaçının: Saldırgan davranışları kontrol altına almak için ceza yöntemlerini kullanmak kedinin stresini artırarak daha agresif tepkilere yol açabilir.

•Hedefle temasını engelleyin: Kedi saldırgan tavırlar sergiliyorsa, özellikle çocuklar, yaşlılar veya hareket kabiliyeti kısıtlı bireyler gibi savunmasız kişilere zarar vermesini önlemek için doğrudan temas kurmasına izin verilmemelidir.

•Gözlem altında tutun: Kedinin saldırganlık gösterdiği anlarda, kontrolsüz bir şekilde hareket etmesini engellemek için gözetim altında olması gerekir. Gerekli durumlarda, güvenliği sağlamak adına bir koşum takımı veya tasma kullanılabilir.

•Kaçış yolunu açık bırakın: Kedi saldırgan olmasına neden olan bir nesne ya da durumla karşı karşıya olduğunda, kendini güvende hissedebilmesi için kolayca uzaklaşabileceği bir kaçış rotasının bulunması önemlidir.

•Fiziksel temastan kaçının: Korkmuş ya da agresif bir kediyi kucağa almak veya tutmaya çalışmak ciddi yaralanmalara yol açabilir. Eğer kediye dokunmak kaçınılmazsa, temas mümkün olduğunca kısa tutulmalı ve kedi, yüz ve boyun bölgesinden uzak olacak şekilde, kol mesafesinde kontrol edilmelidir.

🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾

NOT:Eğer kedinizde ani ve şiddetli saldırganlık belirtileri fark ediyorsanız, altta yatan tıbbi veya çevresel faktörleri değerlendirmek için bir veteriner hekime danışmanız veya bu alanda uzman bir veteriner hekimden destek almanız önemlidir.

🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾🐾

Bu blog yazısı Uzm. Vet. Hek. Gökhan Durukan tarafından onaylandı

Kaynakça:

https://www.catster.com/cat-health-care/cat-brain-anatomy/ görsel kullanılmıştır.

•Overall, K. L. (1997). Clinical Behavioral Medicine for Small Animals. Mosby.

•Overall, K. L. (2013). Manual of Clinical Behavioral Medicine for Dogs and Cats. Elsevier.

•Landsberg, G. M., Hunthausen, W., & Ackerman, L. (2013). Behavior Problems of the Dog and Cat. Saunders Elsevier.

•Rodan, I., & Heath, S. (2015). Feline Behavioral Health and Welfare. Elsevier.

•Bowen, J., & Heath, S. (2005). Behavioral Problems in Small Animals: Practical Advice for the Veterinary Team. Elsevier.

Trend